Bu sene kurulan ve kadrosuna ülkemizden Holyphoenix‘i de katan Huma, Avrupa Challanger Series‘e katılma hakkı elde etmişti. Hatta takım dün yapılan maçlarla grubunu 2. sırada tamamlayarak play-off’lara katılma hakkı kazandı. Oldukça başarılı bir takım profili çizen Huma’da işlerin yolunda gittiğini sanıyorduk, ta ki takımın koçu Kublai “Kubz” Barlas şok açıklamalarda bulunana kadar. Anlattıklarına göre takım tamamen mali sıkıntıların içinde yüzüyor. Takım sahibinin akıl almaz davranışları da bir başka nokta…
Kublai’ın anlattıklarına göre takımın sahibi tam anlamıyla beş parasız bir yatırımcı. Behdad Jaafarian ismindeki bu yatırımcı geçtiğimiz Kasım ayında takımın yönetimsel işleriyle ilgilenen adamı Karl Krey ile iletişime geçip, eSpor sektöründe yeni olduğunu ve yardıma ihtiyacı olduğunu söylüyor. Karl da yardımcı olacağını söyleyip bugünkü kadroyu oluşturuyor. Organizasyon kurulduğunda ise Behdad ilk golü atıyor ve takımın genel menajerinin sevgilisi Nicole Manning olduğunu söylüyor. Kublai’ın anlattıklarına göre Nicole tamamen bir amatörden başkası değil. Kontrat, antrenman maçları, sunumlar, sponsorlar aklınıza gelebilecek bir çok konuda başarısızlık yaşanıyor ve takımla yapılan görüşmeler sonrasında takımdaki görevinden ayrılmaya ikna ediliyor.
Behdad’ın 22 yaşında olduğundan ve başarısız yatırım girişimlerinden bahsediyor Kublai. Avrupa Challanger Series‘e katıldıklarında kontratların imzalanacağını söylemiş Behdad, ama şu an hala oyuncular dışında kimsenin bir kontratı bulunmuyormuş. Hatta bunun da trajik bir sebebi var, Behdad’ın kontratları yazdırmak için avukat tutacak bir parası da yokmuş. Oyuncuların kontratlarının ise kanunsuz olması sebebiyle Riot Games tarafından diskalifiye edilmenin eşiğinden geçmişler. Tabii ödemelerin geciktiğinden de bahsetmek gerekiyor. Behdad’ın cüzdanının boş olduğunu anlamaları biraz uzun sürmüş.
Takımın 4 Avrupalı oyuncusunun yanı sıra 1 Türk oyuncunun bulunması da takımda vize sorunları çıkarmış. Holyphoenix için uçak bileti parasını bile Behdad ödeyememiş, teyzesine ödetmek durumunda kalmış. Vize sorunsalını ise Karl’ın Türk kız arkadaşının deneyimleri ile halledebilmişler.
Ocak ayını iyi kötü bitiren takım için Şubat ayında işler daha da karışık hale gelmiş. Behdad takımı daha fazla maddi anlamda destekleyecek parasının olmadığını ve Şubat’tan sonrasını çıkaramayacağını itiraf etmiş. Takım için Şubat ayına kadar 25.000$ yatırım yapan Behdad, bu paranın tamamını maaşları ödemek için harcayıp geriye kalan takım giderlerine dokunamamış bile. Bu noktada Karl, Kublai ve takım oyuncularının ortak kararı olarak takımın satılmasını dile getirmişler. O sırada da Huma ile ilgilenen başka bir yatırımcı varmış. İlk teklifinde 60.000$ önermişler. Behdad miktarı yeterli bulmamış, ayrıca takımdaki haklarını komple satmak istemeyip bir kısmını elinde bulundurup oradan bir aylık maaş elde etme girişiminde bulunmuş. Tabii ki Behdad’ın isteklerini karşı taraf tamamen reddetmiş. İkinci bir teklif götürülmüş 80.000$ olarak. Benzer sebeplerle işlem gerçekleşmemiş. Üçüncü teklif ise 100.000$ olarak yapılmış ve yine benzer sebeplerle reddedilmiş. Daha doğrusu Behdad kabul etmeye ikna olmuş ama sonra resmi bir teklif gelmedi diyip reddetmiş. 4 ve 5. görüşmeler de sadece Behdad’la gerçeklemiş, hatta Behdad’ın gözünü doyuracak teklifler yapılsa da kabul edilmemiş. Tabii bu süreçte takımdaki herkes Behdad’ın takımı satması için bir baskıda bulunuyordu.
Asıl olaylar şimdi başlıyor. Behdad takımı bir kampa sokmak istiyor. Yanlış anlamayın amacı antrenman ve daha büyük başarılar değil, evin 10.000$‘lık depozitosunu ödeyememeleri. Karl olaya yine el atarak Berlin’de günlerce kalacak yer aramakla uğraşmış, bir ofis ve kalacak yeri 1000$‘a ayarlayıp adeta bir mucize yaratmış. Bunları Behdad’a faturalandıracakken bilin bakalım ne olmuş. Behdad’ın parası olmadığı için ödeyememişler ve Karl’ın anlaştığı insanlara karşı mahçup olmaktan başka çaresi kalmamış. Behdad ise takımı yine de Berlin’e uçmaya zorlamış. Karl’dan Riot ile iletişime geçip gerekli uçak biletlerinin karşılamalarını istemiş. Tabii kalacakları yeri belirtmedikleri için bunu ayarlamak bayağı sıkıntılı bir iş olmuş. Çünkü aksi takdirde Riot Games böyle bir girişime asla izin vermeyecekti.
14 Şubat‘ta bir takım Huma ile iletişime geçip bir oyuncularını almak için girişimde bulunuyor (Santorin‘den bahsediyor). Tabii Behdad cebine para girmesi için bu işe sıcak bakarken Karl, Kublai’ye kadrolarından bir oyuncunun ayrılacağının haberini veriyor. Kublai duruma daha fazla tahammül edemiyor. Ayarlanıp güzel dengelenmiş bir takım dağıtılacak ve karşılığında takımın birkaç haftalık gideri karşılanmış olacak. Üstüne tuz biber eker gibi, Behdad oyuncu satılırsa takımın işletme maliyetlerinin yarısını üzerine alacak bir başka yatırımcıyı masaya getirmiş. Bu yatırımcı ise birden fazla rol doldurabilecek oyunculara sahipmiş. Buradan Behdad’ın daha fazla oyuncuyu satma planı olduğunu anlıyoruz.
Uzun lafın kısası takımın başında beş parasız genç bir yatırımcı bulunuyor. LCS hakkı onun elinde ve oyuncular takımı bu yüzden terk edemiyor. Bunca sıkıntıya rağmen takımın birbiriyle olan sinerjisi şu an onları bir arada tutuyor. Sadece oyuncuların kontratı bulunsa da diğer çalışanlar ve oyuncular birbiriyle çalışmaktan memnun ve bu aile ortamı ile birlikte LCS’e katılmak istiyorlar.