Profesyonel League of Legends uzun zamandır varlığını sürdürmesine rağmen genç bir oluşum olarak görülüyor, fakat bu ilham kaynağı olacak profesyonel oyuncuların ortaya çıkmasına engel değil.

Dördüncü yılına giren “League Championship Series” yaz boyunca devam ederken Slingshot, Kuzey Amerika’nın 14 meşhur profesyonel LCS oyuncusuna kariyerleri hakkında sorular sordu. Bakalım onların eski jenerasyondan ilham kaynağı olarak gördükleri oyuncular kimmiş?

 Diego “Quas” Ruiz, NRG: Tek bir kişi değil aslında. Ben üst koridordaki tüm rekabetçiliği çok severdim. Bizim zamanımızda en iyisi bendim. Ama şimdi geriye dönmek ve yeniden şu anın en iyisi olmayı istiyorum!

 Jason “WildTurtle” Tran: Birinci ve ikinci sezonda oynarken genelde Hotshot’ın yayınlarını izlerdim, çünkü sürekli çıldırıyordu! Sanırım onun sinirlenmesini izlemek benim için çok komik ve eğlenceliydi.

 Alex, “Xpecial” Chu, Apex: Büyük ihtimalle Hai. C9 takımını alt kümelerden dünya şampiyonasına taşıması kesinlikle takdir edilir bir durum bence. Tek bir oyuncudan beklenmeyen büyük bir değişimdi, mümkün olduğunu düşünmemiştim. Ama Hai bana bu ışığı gösterdi ve bu benim takımıma da yapmak istediğim bir şey. O takımını sekizden üçe çıkartabilen bir insan. Bu yüzden Hai benim gözümde saygıdeğer biri.

 Nickolas “Hakuho” Surgent, Team Envy: Eskiden çok fazla Aphromoo izlerdim, benim ilham kaynağım o idi.

 Trevor “Stixxay” Hayes, Counter Logic Gaming: Doublelift kesinlikle benim için adeta bir akıl hocasıydı, şu anda da aynı zamanda rakibim ve bu harika bir şey!

 Apollo “Apollo” Price, Apex: Profesyonelleşmeye başladığım ilk zamanlarda tam bir Deft hayranıydım. Kendisi şu an EDG takımında, eskiden Samsung için nişancı pozisyonundaydı. İmrendiğim en iyi oyunculardan biriydi. Hala daha oyunlarına bakıyorum ve ondan öğrenmeye çalışıyorum. Fakat şu an insanları kopyalayacak bir pozisyonda değilim. Artık oyunu anlamalı ve kendimiz bir şeyler yapmalıyız.

 Kim “Reignover” Ui-jin, Immortals: Meta yaratıcısı olan Diamondprox. Sürekli oyunlarını izleyerek onun gibi olmaya çalışırdım. En iyisi oydu. Ormancı eşya dizilimini kopyalardım. Hatta her şeyini kopyalardım! Avrupa’da ona karşı oynamak harika bir duyguydu.

 Kim “Fenix” Jae-hun, Team Liquid: Oynama tarzından dolayı Maknoon, harika olduğu için sürekli onu izlerdim.

 Anthony “Hard” Barkhovtsev, Echo Fox: IG ve Najin takımlarında oynamış olan Kakao. Ondan çok fazla şey öğrendim diyemem, ama oynama tarzını çok beğeniyordum.

 Eugene “Pobelter” Park, Immortals: “Bu adam oyunda gerçekten çok iyi!” dediğim sadece iki an oldu. Birincisi, ilk sezonda BigFatJiji ile rakip olduğum zamandı, League of Legends’ın tanrısı gibiydi. Bu tabi profesyonel olmadığım zamanlardı, sadece kuyrukta sırada bekliyordum. Bu yüzden o bana düşündüğüm kadar iyi olmadığımı gösterdi. İkincisi ise, üçüncü sezon zamanlarında Faker ile rakip olduğum dünya şampiyonasındaydı, harikaydı. Aslında bence tüm SKT ekibi harikaydı. Tek bir oyundan bile öğrenebileceğimiz çok şey var.

 Jovani “fabbbyyy” Guillen, Team Liquid: İkinci sezon başlarında Doublelift. En iyi nişancı oydu, onu izlediğimde her zaman onun gibi olmak istedim.

 Lucas “Santorin” Larsen, NRG: Birden fazla var. Werlyb şu anda kesinlikle Huma takımında olmalı. Onunla birlikte oynamak harikaydı, bana daha fazla rekabetçi olma konusunda yardımcı olan kişi oydu. TSM takımından ayrıldığımda çok pasiftim, onun sayesinde artık daha iyiyim.

 Darshan “Darshan” Upadhyaha, Counter Logic Gaming: Tabii ki Flame. Düşmanının hakkından gelmesi görülmeye değer bir şeydi. Ben de onun gibi yapmak istedim, bu yüzden üst koridoru seçtim. O zamanlarda dünyanın en iyi üst koridorcusu Flame idi.

 Rami “Inori”Charagh, Phoenix1: Kuzey Amerika oyuncularını rol modeli olarak asla almadım. Chaser ağırlıklı Koreli oyunculara bakıyordum. Kendisinin benimkine benzer rekabetçi bir tarzı vardı. Onunla tanıştığımda ona nasıl hayran olduğumu anlattım.

Kaynak: http://slingshotesports.com/