Echo Fox Kuzey Amerika LCS’de tekrar mücadele etmekte. Geçtiğimiz dönemde takım vize problemleriyle birlikte küme düşme potasından kurtulup, 7. sırada bitirmişti.
Eski NBA oyuncusu Rick Fox’un desteğiyle kurulmuş olan takımda, şu ana dek yaşanan değişikliklerin hiçbiri Sihirdar Vadisi’ne sonuç olarak yansımadığı ortada. Bu konular hakkında LCS 2. haftanın sonrasında takımın orman oyuncusu Anthony “Hard” Barkhovtsev bir röportaj verdi:
LCS Yaz döneminde oynamak nasıl bir duygu?
Bir organizasyon olarak, Echo Fox bizlere her şeyi sağlıyor. Bir şeyleri gerçekleştirmek sadece oyuncuların elinde çünkü iyi olmak ve rakiplerimizi yenmek için tüm kaynaklara sahibiz. Sadece gelişmeye devam etmek zorundayız.
Yaz dönemine kadar geçen sürede oyunlardan edindiğiniz bilgiler nedir?
Oyun sonuna doğru yaklaşırken takım içerisinde bir çeşit panik oluşuyor. Oyunun erken aşamasında oldukça eminim ki oyunları domine ediyoruz. Oyun sonuna yaklaştığımız zaman, vakit geçtikçe oyunu bitirmenin yollarını bulmak bizim için daha zor oluyor. Bence şimdiye kadar edindiğimiz en kıymetli bilgi bu. Sadece oyunun sonunu getirmenin çaresini bulmalıyız.
Takımınız çok genç ve görünen o ki bir bütün halinde adım adım gelişmek için uzun bir yola çıkmışsınız. Bunun hakkında nasıl hissediyorsun ve bu size daha çok mu baskı yaratıyor yoksa daha az mı?
Çoğumuzun süper bir baskı hissetiğimizi düşünmüyorum. Dünya Şampiyonası’na gidebilmek için elimizden gelen her şeyi yapmak istiyoruz. Organizasyonun kolay veya herhangi bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bence baskı oyunculardan çok kıdemli insanlardan geliyor.
Vize problemleri geçtiğimiz sezonda sizi iyice rahatsız etmişti. Bu problemler geçince bir araya gelmeniz takım sinerjisine nasıl yansıdı?
Bahar döneminin yarısını kaçıracağımızı tahmin etmiştim çünkü muhtemelen playoffları yapmış olurduk. Ancak o kadar birlikte oynayınca takım kimyamızı kaybedeceğimizi düşünmedim. Sanırım ihtiyacımız olan sahnede oynama alışkanlığımızı kaybetmiş olabiliriz ama şu anda herkes oldukça rahat. Sıralama dışında bence genel olarak bizi çok etkilediğini düşünmüyorum.
Bo3 sistemi sizi nasıl etkiledi?
Bence best-of-three sistemi bizi olumsuz etkiledi. Best-of-ones sisteminde daha iyiydik. İlk oyun sonunda, ilk oyunda oynadığımız oyunu nasıl düzeltirizden ziyade mağlubiyete odaklanıyoruz. Bence best-of-three formatı genel olarak daha iyi. Bizim takımımız için ise odak noktamız kaybetme eğiliminde ve bu durum ikinci oyunu daha kötü hissettiriyor.
Fikstür programında yaşanan değişikliklerle sizin açınızdan bir şeyler değişti mi?
Bence Cuma günü karşılaşmanın olması açıkçası büyük bir dezavantaj. Cuma günü seçimlerini gösteriyorsun ve sonra aynı seçimleri bir dahaki maça oynayamıyorsun ve ayrıca oyunları izlemek için sadece o günü kullanabilirsiniz. Cuma günü oynamak takımlar için oldukça büyük bir dezavantaj. Bunun dışında Cuma günü oynamanın herhangi bir olumsuz getirisi yok.
Bu durumda seçimlerinizi ve yasaklamalarını gizleyebileceğin herhangi bir denemeniz var mı? Ne yaptığınızı bildiğiniz mücadele takımları gibi bir şey var mı?
Eğer bir takım rakibi hakkında bir şey bilmiyorsa ilk oyun bo1 tarzında düşünebiliyorsunuz. Eğer çok hazırlanılmadıysa, hangi seçimlerle rahat ediliyorsa onlar seçilir. Belki rakip biraz hazırlanmıştır ve diyebilir ki “bu takım bu belirli şampiyonlara karşı oynayamıyor, bunları seçelim”. İkinci oyunda, takımların oyunu fırlattığını görebiliyorum. Mesela NRG karşısında onlar Maokai seçmişlerdi. Sonrasında diğer şampiyonları oynayıp oynayamadığını görmek için biz Maokai seçtik ve onlar Illaoi counter seçimiyle bitirdiler. Bu seçim bizi bitirdi.
Cuma günleri oynamanın ve rakiplerinizin sizi izlemesini açısından önlemenin bir yolu var mı?
Tek bir çözüm var o da Cuma günleri sıkı sıkıya oynamamak ki bu da iyi bir strateji değil.
Güney Kore gibi hala diğer bölgelerin maçlarını izliyor musunuz?
Elbette, bazı LCK karşılaşmalarını izliyoruz. Bütün LCK maçlarınız izlemesek de bazılarını izliyor ve oynanan oyunları aramızda tartışıyoruz.
Oyunu oynamaktan ziyade, oyunu izlemeye ve araştırmaya ne kadar zaman adıyorsunuz?
Antremanlar için çoğu takımlar 3 saatlik 2 blok yapıyor. Bunun dışında bu takımdan takıma çeşitlilik gösterebilir. Diyelim ki 10’da kalktınız, 12’den 3’e kadar antrenman yaptınız ve ardından bir mola, sonra tekrar 4’den 7’ye kadar antrenman. Çoğu takım bununla yetinir. Belki bir saat birkaç şey tartışılıp, konuşulabilir. Genellikle takımlar çarşamba, perşembe ve cuma günleri LCK maçlarından dolayı daha çok takım içi konuşma yapıyor. Eğer maçınız Cumartesiyse, Pazar’dan Pazartesi, Salı, Çarşamba, hatta belki Perşembeye kadar tartışmadan çok oyun atılır. Bizim için, bu hafta bence oyundan çok genel olarak takım içi tartışma yer almalı.
Belirli bir boş gününüz var mı?
Normal şartlarda Pazartesi günlerimiz boş ancak bu hafta değil. Çoğu takım Pazartesi günlerini tatil yapıyor.
